İnternetin tüm dünyada hızlı bir şekilde yaygınlaşması, akıllı telefonlar başta olmak üzere, tablet bilgisayarların yoğun şekilde kullanımına neden olmuştur. Bu kullanım sosyal medya araçları üzerinden iletişimin hızını ve kapsamını genişletirken, siyasal iletişim sürecini de değişime uğratmıştır. Siyasal iletişim uygulamalarında ve seçim kampanyalarında sosyal medya kullanımı çeşitli biçimlerde ortaya çıkmaktadır. Siyasal partiler, siyasal liderler ve adaylar seçmenlerle doğrudan ya da dolaylı şekilde iletişim kurmak için geleneksel yöntemlerin ve konvansiyonel kitle iletişim araçlarının yanı sıra sosyal medyadan ciddi biçimde faydalanmaktadır.
Siyasal iletişim uygulamalarında interneti ve internet araçlarını ilk kullanan ülke ABD’dir. Özellikle Web 2.0’a geçişle birlikte Twitter, bloglar ve Facabook gibi birçok sosyal medya platformu siyasal aktörler tarafından kitlelerle iletişim için kullanılmaktadır. 2008 yılında gerçekleştirilen ABD başkanlık seçiminde Afrika kökenli bir Amerikalı olan Barack Obama’nın başkan olması tüm dünyada büyük yankı uyandırmış ve Obama’nın seçim kampanyası çok sayıda uzman tarafından etraflıca incelenmiştir. Obama’yı başkanlığa götüren unsurların en önemlileri; kişisel ve siyasi geçmişi, retoriği ve seçmen üzerindeki etkisinin yanında kampanyasında sosyal medyanın etkin biçimde kullanılmasıdır. Obama 2008 seçim kampanyasında olduğu gibi, 2012 başkanlık seçim kampanyasında da sosyal medyayı oldukça yoğun bir şekilde kullanmıştır. Obama’nın iki dönem üstü üste başkanlık seçimlerini kazanması, seçim kampanyalarında sosyal medyaya olan inancı pekiştirmiştir. Obama’nın başarısı sosyal medyaya temkinli …



Yorum yok